İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ve Tinnitus Arasındaki İç Kulak Bağlantısı İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ve Tinnitus Arasındaki İç Kulak Bağlantısını Keşfediyoruz

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ve Tinnitus Arasındaki  İç Kulak Bağlantısını Keşfediyoruz

Bir kulak kirinin çınlamaya sebep olabileceği gibi, uzun süre yüksek sese maruz kalma, yabancı cisim, kulak zarında delinme, orta kulak iltihabı, orta kulakta sıvı birikmesi, iç kulak hücrelerinin zarar görmesi, orta kulakta bulunan kemiklerin ve eklemlerin sertleşmesi de çınlamaya neden olabilir.

Öte yandan İyi Huylu Pozisyonel Vertigo, ani ve şiddetli baş dönmesi nöbetlerine yol açan vestibüler bir hastalıktır. Bu iki durum ilk bakışta ilgisiz gibi görünse de son araştırmalar İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ile kulak çınlaması arasında şaşırtıcı bir bağlantıya ışık tuttu. Bu yazıda bu açığa çıkan  bağlantıya değineceğiz ve iç kulağın her iki durumda da hayatımızda  nasıl önemli bir rol oynadığını keşfedeceğiz.

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo – Korkutucu Gerçekliğimiz

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ile kulak çınlaması arasındaki bağlantıya başlamadan  önce, her bir durumun temel unsurlarından bahsedelim.

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo, mekânsal yönelimimizden sorumlu olan iç kulağın vestibüler sisteminin bir bozukluğudur. Otolit veya otokonya olarak bilinen küçük kalsiyum karbonat kristalleri,  iç kulaktaki normal diziliş konumlarında  ayrılıp yarım daire kanallarına hareket etmesiyle oluşur. Başınızı aşağı yukarı sağa sola hareket ettirdiğinizde,  mekanik olarak yer değiştiren bu kristaller beyne giden denge sinyallerinin hatalı gitmesine sebep olup ani ve şiddetli baş dönmesine sebep olurlar. mide bulantısı ve dönme hissinin eşlik ettiği ani yoğun baş dönmesi ataklarını yaşarız.

Çınlama – Gece Gündüz Bitmeyen Sesler

Tinnitus ise herhangi bir dış ses kaynağı olmadığında sesin algılanmasıyla karakterize edilen hayali bir ses işitme  durumdur. Bu hayalet gürültü çınlama, vızıltı, tıslama veya diğer sesler olarak ortaya çıkabilir ve yoğunluk ve frekans açısından bireyden bireye farklılık gösterebilir. Tinnitus başlı başına bir hastalık değildir( ki dayanılması çok zor durum olmasına rağmen) ; işitme kaybı, yüksek sese maruz kalma, hatta stres ve anksiyete gibi altta yatan bir sorunun belirtisidir.

Gizli Bağlantı

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ile kulak çınlaması arasındaki şaşırtıcı bağlantı, bunların iç kulakla ortak etkileşiminde yatmaktadır. şimdi gelin beraber temel faktörleri inceleyelim:

• Anatomik Yapı: Hem İyi Huylu Pozisyonel Vertigo hem de kulak çınlaması iç kulağın karmaşık yapılarını içerir. İyi Huylu Pozisyonel Vertigo öncelikle dengeyi kontrol etmeye yardımcı olan vestibüler sistemle bağlantılı olsa da kulak çınlaması iç kulaktaki işitme sistemindeki rahatsızlıklarla ilişkili olabilir.

• Vasküler Anatomi ve İç Kulak: Bazı araştırmacılar, iskemi olarak bilinen iç kulağa kan akışının azalmasının her iki durumda da rol oynayabileceğini öne sürüyor. Zayıf kan dolaşımı hücrelerin yeteri kadar oksijen ve besin alamamasından kaynaklan hücresel hasar oluşabilir ve kulak çınlaması ve İyi Huylu Pozisyonel Vertigo gelişimine katkıda bulunabilir.

• Otokoni ve Kulak Çınlaması: Son çalışmalar, İyi Huylu Pozisyonel Vertigo sorumlu olan aynı kalsiyum kristallerinin kulak çınlamasında da rol oynayabileceğini göstermiştir. Yerinden çıkmış otokoninin iç kulağın hassas yapılarına zarar verebileceği bunun da kulak çınlaması semptomlarına yol açabileceği öne sürülüyor.

• Risk Faktörleri: İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ve kulak çınlaması, ilerleyen yaş, kafa yaralanmaları ve Meniere hastalığı gibi ortak anatomik alana bağlı  risk faktörlerini paylaşmaktadırlar. Bu örtüşen risk faktörleri, iki durum arasındaki bağlantıyı daha da desteklemektedir.

Tedavi Yaklaşımları

Eğer bir hastalık durumunuz var ise öncelikle mutlaka doktorunuza danışınız.

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ile kulak çınlaması arasındaki bağlantılar  göz önüne alındığında, bu olgulardan birinin tedavi sürecine alınması  diğeri üzerinde olumlu bir etki yaratabilir. Her iki durumla da uğraşan bireylere yardımcı olabilecek bazı tedavi yaklaşımları şunlardır:

• Vestibüler Rehabilitasyon: Vestibüler rehabilitasyon egzersizleri BPPV'nin yönetilmesine ve dengenin iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Bu egzersizler iç kulağın genel sağlığına hitap ederek kulak çınlamasını dolaylı olarak hafifletebilir.

Çok çeşitli vestibüler sistem patolojilerinin tedavisinde kullanılan etkin bir tedavi yöntemi olan Vestibüler Rehabilitasyon, hastanın aktif yaşama kazandırılması ve yaşam kalitesinin artırılması, iyileşme sürecini hızlandırması ve ilaca bağımlılığı azaltması bakımından ciddi öneme sahiptir. Bu rehabilitasyon programı üç ana temel üzerine kuruludur: alıştırma (habituasyon) egzersizleri, bakış stabilizasyonu egzersizleri ve denge artırma egzersizleri. Diğer yardımcı rehabilitasyon grupları: adaptasyon, substitüsyon, otolitlerin yeniden pozsiyonlandırılması, endurans egzersizleri, yürüme ve denge ile ilgili spesifik kas gruplarının güçlendirilmesi, görsel ve duyusal geri besleme, sanal gerçeklik ve vestibüler stimülasyondur.

https://www.drahmetkoc.com/vestibuler-rehabilitasyon

• Tinnitus Yönetimi: Bilişsel-davranışçı terapi ve ses terapisi gibi çeşitli terapiler, bireylerin kulak çınlaması ile baş etmelerine yardımcı olabilir. Kulak çınlaması ile ilişkili stres ve kaygıyı başarıyla yönetmek, İyi Huylu Pozisyonel Vertigo hastalarına da fayda sağlayabilir.

• Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Tuz alımını azaltmak ve kafein ve alkol gibi tetikleyicilerden kaçınmak gibi yaşam tarzı değişiklikleri, hem İyi Huylu Pozisyonel Vertigo hem de kulak çınlaması ile uğraşan kişilere fayda sağlayabilir.

İyi Huylu Pozisyonel Vertigo ile kulak çınlaması arasındaki şaşırtıcı bağlantı, iç kulak bozukluklarının karmaşıklığını vurgulamaktadır. Araştırmacılar bu bağlantının altında yatan kesin mekanizmaları keşfetmeye devam ederken, bu iki durumun iç kulağın hassas yapılarıyla olan ilişkisinde ortak bir noktayı paylaştığı açıktır. Bu bağlantının anlaşılması, hem İyi Huylu Pozisyonel Vertigo hem de kulak çınlaması ile mücadele eden bireylere rahatlama sağlayabilecek daha etkili tedavi stratejilerine yol açacaktır. Siz veya tanıdığınız biri her iki durumun belirtilerini yaşıyorsa, kapsamlı bir değerlendirme ve kişiselleştirilmiş tedavi planı için doktorunuza danışmanız çok önemlidir.

Not: Blogdaki tüm yazılar ve/veya görüşler yayınlanmış uluslararası yayınlardan derlemedir ve genel bilgilendirme amaçlıdır. Teşhis koymak, tedavi etmek herhangi bir ürün yada ilaca teşvik etmek amacı gütmemektedir.Uzman hekimlerin teşhisleri, tedavileri ve tavsiyeleri teşvik edilmektedir. Herhangi bir hastalık şüphesi durumunda derhal Uzman Hekiminize başvurunuz.

Kaynakça

1. Baloh, R.W. and Honrubia, V. (2001).

   Clinical Neurophysiology of the Vestibular System. 3rd ed. New York: Oxford University Press.

2. Alexander, T.H. and Harris, J.P. (2013).

   Meniere’s disease. Orphanet Journal of Rare Diseases, [çevrimiçi] 8(1), s.1-9.

   Mevcut: https://ojrd.biomedcentral.com/articles/10.1186/1750-1172-8-1 [Erişim tarihi: 9 Aralık 2024].

3. Zong, L. and Zhang, F. (2019).

   A review of the pathophysiology and treatment of Meniere’s disease. Journal of Otology, 14(1), s.17-23.

   Mevcut: https://www.journals.elsevier.com/journal-of-otology [Erişim tarihi: 9 Aralık 2024].

4. Hain, T.C., Cherchi, M. and Yacovino, D.A. (2013).

   Vestibular migraine and Meniere’s disease: an update. Current Opinion in Neurology, 26(1), s.41-47.

   Mevcut: https://journals.lww.com/co-neurology/Abstract/2013/02000/Vestibular_migraine_and_Meniere_s_disease__.7.aspx [Erişim tarihi: 9 Aralık 2024].